|
Category |
Turkish |
English |
|
General |
|
1 |
General |
kabul eden kişi |
acceptor n.
|
|
|
2 |
General |
üyeliğe kabul eden |
enroller n.
|
|
3 |
General |
kabul eden kimse |
receiver n.
|
|
4 |
General |
kabul eden birim |
accepting unit n.
|
|
5 |
General |
bahisleri kabul eden bayi |
bookmaker n.
|
|
6 |
General |
yenilgiyi kabul eden kimse |
defeatist n.
|
|
7 |
General |
yenilgiyi kabul eden |
defeatist n.
|
|
8 |
General |
müşterisini kendi evinde kabul eden escort kız |
incall escort n.
|
|
9 |
General |
yenilgiyi kabul eden yapı |
defeatist nature n.
|
|
10 |
General |
yenilgiyi kabul eden yapıda |
defeatist nature n.
|
|
11 |
General |
bir makamı kabul eden kişi |
acceptee n.
|
|
12 |
General |
kabul eden kişi |
acknowledger n.
|
|
13 |
General |
kabul eden kimse |
admitter n.
|
|
14 |
General |
evine pansiyoner kabul eden kişi |
tabler n.
|
|
15 |
General |
kabul eden taraf |
agreer n.
|
|
16 |
General |
kabul eden kimse |
recognizer n.
|
|
17 |
General |
her şeyi kabul eden kimse |
yea-sayer n.
|
|
18 |
General |
her şeyi kabul eden kimse |
yeasayer n.
|
|
19 |
General |
her şeyi kabul eden kimse |
yea-sayer n.
|
|
20 |
General |
sadece üyelerini ve onların davetlilerini kabul eden, üyelerinde mekanın anahtarının bulunduğu bir gece kulübü |
key club n.
|
|
21 |
General |
incil'i imanın tek kuralı olarak kabul eden kimse |
biblist n.
|
|
|
22 |
General |
sayı piyangosunda bahisler için fiş kabul eden, kaydeden ve veren kimse |
writer n.
|
|
23 |
General |
bir şeyin sorumluluğunu kabul eden veya güvence veren kimse |
guaranty n.
|
|
24 |
General |
bahisleri kabul eden bayi |
runner n.
|
|
25 |
General |
kabul eden kimse |
intromitter n.
|
|
26 |
General |
kabul eden taraf |
acceptor n.
|
|
27 |
General |
mitolojinin kişilerin ilahlaştırılmasından doğduğunu kabul eden kuramla açıklamak |
euhemerize v.
|
|
28 |
General |
mitolojinin kişilerin ilahlaştırılmasından doğduğunu kabul eden kuramla açıklamak |
euhemerise v.
|
|
29 |
General |
sorgusuz kabul eden |
acquiescing adj.
|
|
30 |
General |
insanı evrenin merkezi kabul eden |
anthropocentric adj.
|
|
31 |
General |
rüşvet kabul eden |
bribable adj.
|
|
32 |
General |
yakınmadan kabul eden |
resigned adj.
|
|
33 |
General |
kabul ifade eden |
concessive adj.
|
|
34 |
General |
rüşvet kabul eden |
bribeable adj.
|
|
35 |
General |
(katil/hırsız/aşık olduğunu) kabul eden |
self-confessed adj.
|
|
36 |
General |
ziyaretçi kabul eden |
visible adj.
|
|
37 |
General |
incil'i kutsal kabul eden |
bibliolatrous adj.
|
|
38 |
General |
olayları olduğu gibi kabul eden |
blissful adj.
|
|
39 |
General |
yükümlülüğü kabul eden |
obligable adj.
|
|
40 |
General |
zor kabul eden |
choosey adj.
|
|
41 |
General |
(lordlar kamarası'ndaki oylamalarda) kabul eden |
content adj.
|
|
42 |
General |
kabul edilebilir kural veya standartları ihlal eden |
out-of-bounds adj.
|
|
43 |
General |
standby yolcuyu kabul eden (araç) |
standby adj.
|
|
44 |
General |
kabul olunması icap eden şekilde |
irrecusably adv.
|
|
Colloquial |
|
45 |
Colloquial |
ödeme olarak guinea sikkesi kabul eden kimse |
guinea pig [uk] n.
|
|
46 |
Colloquial |
kolayca kabul eden |
easy adj.
|
|
47 |
Colloquial |
(bir şeyi) kabul eden |
susceptible of (something) adj.
|
|
Idioms |
|
48 |
Idioms |
rüşvet kabul eden |
on the pad expr.
|
|
Trade/Economic |
|
49 |
Trade/Economic |
kabul eden kişi |
acknowledger n.
|
|
50 |
Trade/Economic |
bankalardan mevduat kabul eden ve onlara kredi açan banka |
banker's bank n.
|
|
51 |
Trade/Economic |
bittavassut kabul eden |
collateral acceptor n.
|
|
52 |
Trade/Economic |
bir ülkeye (sabit sermaye ya da finansal sermaye şeklinde) sermaye götüren ülkeler ya da o ülkelerin şirket ya da kuruluşları ve o yatırımı kabul eden karşı taraf |
host economies/countries and home economies n.
|
|
53 |
Trade/Economic |
çeki kabul eden veznedar |
certification teller n.
|
|
54 |
Trade/Economic |
deniz taşımacılığına ait kuralları kabul eden lahey kuralları |
hague rules n.
|
|
55 |
Trade/Economic |
içinde bulunduğu ülkenin ulusal parası dışındaki paralardan mevduat kabul eden ve kredi açan banka |
eurobank n.
|
|
56 |
Trade/Economic |
kabul eden banka |
accepting bank n.
|
|
57 |
Trade/Economic |
poliçeyi kabul eden banka |
accepting bank n.
|
|
58 |
Trade/Economic |
poliçeyi kabul eden |
acceptor n.
|
|
59 |
Trade/Economic |
poliçede ödemeyi kabul eden kişi |
acceptor n.
|
|
60 |
Trade/Economic |
senetleri kabul eden mali müessese (ingiltere) |
accepting house n.
|
|
61 |
Trade/Economic |
tavassut kabul eden |
acceptor for the honour n.
|
|
|
62 |
Trade/Economic |
yük kabul eden gemi |
freight steamer n.
|
|
63 |
Trade/Economic |
geçerli kabul eden kimse |
honorer n.
|
|
64 |
Trade/Economic |
tüm ürünlerin kabul eden karşı tarafa tesliminin taahhüt edildiği sözleşme |
output contract n.
|
|
Law |
|
65 |
Law |
bittavassut kabul eden |
acceptor supra protest n.
|
|
66 |
Law |
borcunu kabul eden borçlu ile ilgili olarak mahkemenin duruşma yapmadan verdiği karar |
confession of judgement n.
|
|
67 |
Law |
kabul eden devlet |
receiving state n.
|
|
68 |
Law |
miras borçlarının az olması şartıyla mirası kabul eden varis |
beneficiary heir n.
|
|
69 |
Law |
resmi defter tutulması talebinde bulunarak mirası kabul eden varis |
beneficiary heir n.
|
|
70 |
Law |
bir kadının ahlak dışı amaçlarla eyaletler arası taşınmasını federal bir suç olarak kabul eden kongre kararı |
mann act n.
|
|
71 |
Law |
sızdırılan bilgilerin krala, kraliyete ve krallığa karşı kullanılmasını suç kabul eden resmi emir |
premunire n.
|
|
72 |
Law |
senedi kabul eden kişiye ödemesi için arz etme |
presentment of a bill of exchange n.
|
|
73 |
Law |
evlatlığa kabul eden |
adoptive adj.
|
|
74 |
Law |
sızdırılan bilgilerin krala, kraliyete ve krallığa karşı kullanılmasını suç kabul eden resmi emire ait veya ilgili |
premunitory adj.
|
|
Politics |
|
75 |
Politics |
kabul eden devlet |
receiving state n.
|
|
76 |
Politics |
meksika devrimi'nin lideri olan emiliano zapata'dan adını alan ve kendilerini zapata'nın ideolojik mirasçıları olarak kabul eden isyancı grup |
zapatistas n.
|
|
77 |
Politics |
1987 yılında kanada'nın quebec kentinde yer alan meech gölü'nde imzalanan ve quebec'in 1982 anayasası için öne sürdüğü maddeleri kabul eden anlaşma |
meech lake accord n.
|
|
78 |
Politics |
çok uluslu kuvvet için tedarik sağlamayı kabul eden ulus |
role specialist nation n.
|
|
79 |
Politics |
seçim adayı olmayı kabul eden |
available adj.
|
|
Industry |
|
80 |
Industry |
(maaş yerine) çalışma veya eğitim alma teklifini kabul eden işçi |
improver [uk] n.
|
|
Insurance |
|
81 |
Insurance |
retrosesyon yoluyla riziko kabul eden şirket |
retrocessionaire n.
|
|
Tourism |
|
82 |
Tourism |
turist kabul eden ülke |
tourist accepting country n.
|
|
Technical |
|
83 |
Technical |
proton ve elektron gibi bazı şeyleri kabul eden kimyasal bir tür oksitleyici madde |
acceptor n.
|
|
84 |
Technical |
kanıtlamaya çalışmaksızın dış nesnelerin gerçekliğini yalnızca fikirlere dayandırarak kabul eden düşünürler |
cosmothetic idealists n.
|
|
Computer |
|
85 |
Computer |
bütünleşik devre kartı ve kart kabul eden cihazlar arasında mesajlar |
messages between the integrated circuit card and the card accepting device n.
|
|
86 |
Computer |
kart kabul eden cihaz |
card accepting device n.
|
|
Telecom |
|
87 |
Telecom |
upt kartını kabul eden iki tonlu çoklu frekans cihazı |
upt card accepting dual tone multiple frequency device n.
|
|
Aeronautic |
|
88 |
Aeronautic |
kabul eden ünite |
accepting unit n.
|
|
Medical |
|
89 |
Medical |
homeopati ilkelerini kabul eden kimse |
homoeopath n.
|
|
Psychology |
|
90 |
Psychology |
sosyal olarak kabul edilebilir biçimde kanalize edilmiş gizli dürtü yansıtımını ifade eden eylem |
derivative n.
|
|
Pathology |
|
91 |
Pathology |
vücudun sağlıklı ya da hastalıklı fonksiyonlarını açıklamaya yönelik tüm girişimlerin en önemli noktasını hücre olarak kabul eden yaklaşım |
celluar pathology n.
|
|
Math |
|
92 |
Math |
üçgen kenarlarını taban kabul eden kareler yoluyla pisagor kuralını doğrulayan bir teorem |
pythagorean proposition n.
|
|
Logic |
|
93 |
Logic |
bir şeyi argümanın temeli olarak doğru kabul eden kimse |
postulator n.
|
|
Physics |
|
94 |
Physics |
suyun donma ve kaynama noktalarını 0 ve 80 derece olarak kabul eden sıcaklıkölçer |
réaumur thermometer n.
|
|
Chemistry |
|
95 |
Chemistry |
elektron kabul eden |
electrophilic adj.
|
|
Astronomy |
|
96 |
Astronomy |
dünya yaşamını tek kıstas olarak kabul eden |
geocentric adj.
|
|
Education |
|
97 |
Education |
protestan öğrenciler kabul eden seminer tipi okul |
divinity school n.
|
|
98 |
Education |
ayrım yapmadan ve eşit koşullarda öğrenci kabul eden okul |
free school n.
|
|
99 |
Education |
yeteneklerinden bağımsız olarak tüm öğrencileri kabul eden |
nonselective adj.
|
|
Linguistics |
|
100 |
Linguistics |
(öge sınıfı) yeni öge sınıflarını hemen kabul eden |
open adj.
|
|
Religious |
|
101 |
Religious |
tanrı’nın, insanların gereksinimlerine hizmet etmek için, kilise aracılığıyla mucizevi bir şekilde çalıştığını kabul eden Kutsal Ruh’la ilgili teoloji |
charismatic n.
|
|
102 |
Religious |
tanrı’nın, insanların gereksinimlerine hizmet etmek için, kilise aracılığıyla mucizevi bir şekilde çalıştığını kabul eden Kutsal Ruh’la ilgili teoloji |
charismatic movement n.
|
|
103 |
Religious |
daha modern veya liberal dini görüşleri, doktrinleri veya yöntemleri kabul eden kimse |
new light n.
|
|
104 |
Religious |
etiyopya'yı kutsal yer olarak kabul eden ve ras tafari'nin mesih olduğuna inananların inancı |
rastafarianism n.
|
|
105 |
Religious |
kendi ayin biçimlerini ve dillerini koruyan ancak papa'nın otoritesini kabul eden doğu katolik kilisesi |
uniat church n.
|
|
106 |
Religious |
kendi ayin biçimlerini ve dillerini koruyan ancak papa'nın otoritesini kabul eden doğu katolik kilisesi |
uniate church n.
|
|
107 |
Religious |
kendi ayin biçimlerini ve dillerini koruyan ancak papa'nın otoritesini kabul eden doğu katolik kilisesi mensubu |
uniat n.
|
|
108 |
Religious |
kendi ayin biçimlerini ve dillerini koruyan ancak papa'nın otoritesini kabul eden doğu katolik kilisesi mensubu |
uniate n.
|
|
109 |
Religious |
kendi ayin biçimlerini ve dillerini koruyan ancak papa'nın otoritesini kabul eden doğu katolik kilisesi mensubu |
uniate christian n.
|
|
110 |
Religious |
kendi ayin biçimlerini ve dillerini koruyan ancak papa'nın otoritesini kabul eden doğu katolik kilisesi |
uniatism n.
|
|
111 |
Religious |
on üç yaşına gelip tüm dini yükümlülüklerini kabul eden yahudi erkek çocuğu |
bar mitzvah n.
|
|
112 |
Religious |
on üç yaşına gelip tüm dini yükümlülüklerini kabul eden yahudi erkek çocuk |
bar mizvah n.
|
|
113 |
Religious |
latin ayinlerini terk edip ekümenizmi kabul eden ve başka reformlar yapan konsil |
vatican ii n.
|
|
114 |
Religious |
latin ayinlerini terk edip ekümenizmi kabul eden ve başka reformlar yapan konsil |
second vatican council n.
|
|
115 |
Religious |
sadece yazılı musa hukukunu kabul eden, m.ö. 2. yüzyılda ortaya çıkmış aristokratik bir yahudi mezhebi |
sadducee n.
|
|
116 |
Religious |
kalkedon konsili'nin hükümlerini kabul eden mısırlı ve suriyeli hristiyan |
melchite n.
|
|
117 |
Religious |
kalkedon konsili'nin hükümlerini kabul eden mısırlı ve suriyeli hristiyan |
melkite n.
|
|
118 |
Religious |
kalkedon konsili'nin hükümlerini kabul eden mısırlı ve suriyeli hristiyan |
melkite n.
|
|
119 |
Religious |
moravya ve bohemya'daki reformcu john hus'un çalışmalarından kaynaklanıp incil'i inanç ve ibadetin tek kuralı olarak kabul eden bir hristiyan mezhebinin üyesi |
herrnhuter n.
|
|
120 |
Religious |
vahyi dini prensip olarak kabul eden kimse |
revelationist n.
|
|
121 |
Religious |
(şabat gününden bağımsız olarak) pazar gününü kutsal kabul eden kimse |
dominical n.
|
|
122 |
Religious |
tüm kiliselerin bağımsızlığını kabul eden evanjelik ve trinitarian inancı |
independency n.
|
|
123 |
Religious |
şeytanın evren iradesini kontrol ettiğini kabul eden gnostik bir teori |
pansatanism n.
|
|
124 |
Religious |
insanoğlunun doğuştan günahlı olduğunu kabul edip kurtuluşun özgür irade ile kutsal ruh'un ortak çalışması olduğunu öne süren öğretiyi takip eden kimse |
semi-pelagian n.
|
|
125 |
Religious |
on üç yaşına gelip tüm dini yükümlülüklerini kabul eden (yahudi erkek çocuğu) |
bar mitzvah adj.
|
|
126 |
Religious |
on üç yaşına gelip tüm dini yükümlülüklerini kabul eden (yahudi erkek çocuğu) |
barmitzvah adj.
|
|
Philosophy |
|
127 |
Philosophy |
kiliseye üstünlüğü olduğunu kabul eden ve savunan kişi |
erastian n.
|
|
128 |
Philosophy |
insanların kendi yarattıkları şeylere sahip olduğunu ancak doğadaki nesnelerin herkese ait olduğunu kabul eden bir doktrin |
geonomics n.
|
|
129 |
Philosophy |
öğelerin veya ilk ilkelerin homojenliği doktrinini kabul eden |
homoeomeric adj.
|
|
Military |
|
130 |
Military |
kabul eden ülke tarafından nato'da görevlendirilmiş ve ilgili ülkeye nato uluslararası bütçesinden masrafı geri ödenen bir askeri personel kategorisi |
reimbursable nato military personnel n.
|
|
Mythology |
|
131 |
Mythology |
(yunan mitolojisinde) koşu yarışında onu geçebilenle evlenmeyi kabul eden bir avcı kadın |
atalanta n.
|
|
Slang |
|
132 |
Slang |
bilimsel temeli olmayan veya duyguya dayalı şeyleri kolayca kabul eden |
woo-woo adj.
|
|
Anthropology |
|
133 |
Anthropology |
poligenizmi kabul eden kimse |
polygenist n.
|
|
134 |
Anthropology |
insan ırklarının birden fazla türde atadan evrildiğini kabul eden kimse |
polygenist n.
|
|